Borsa Terimleri

Finans Terim Sözlüğü

A

  • Arbitraj: Farklı piyasalardaki fiyat farklarından kazanç sağlama işlemi.
  • Aktifler: Bir şirketin sahip olduğu tüm varlıklar.
  • Alım Emri: Belirli bir fiyat seviyesinde hisse satın alma talimatı.
  • Anonim Şirket: Hissedarların sorumluluğunun koydukları sermaye ile sınırlı olduğu şirket türü.
  • Asimetrik Risk: Yatırımcılar için farklı risk-getiri oranlarının bulunduğu durum.
  • Arz: Belirli bir mal veya hizmetin piyasada sunulması.
  • Alfa: Bir yatırımın piyasa ortalamasına göre gösterdiği performans farkı.
  • Arz Talep Dengesi: Piyasalarda fiyatı belirleyen temel mekanizma.
  • Açığa Satış: Fiyatların düşeceği beklentisiyle yapılan satış işlemi.
  • Aktif Yönetim: Yatırım fonlarının piyasayı yenmeyi hedefleyen yönetim tarzı.

B

  • Boğa Piyasası: Fiyatların yükseliş trendinde olduğu piyasa durumu.
  • Bilanço: Bir şirketin finansal durumunu gösteren mali tablo.
  • Broker: Yatırımcı ile piyasa arasında aracılık yapan kişi veya kuruluş.
  • Bonolar: Kısa vadeli borçlanma araçları.
  • Bağımsız Denetim: Şirketlerin mali tablolarının doğruluğunu kontrol eden süreç.
  • Basit Faiz: Ana paraya uygulanan sabit faiz oranı.
  • Başlangıç Teminatı: Vadeli işlem piyasalarında pozisyon açmak için gereken minimum teminat.
  • Beklenen Getiri: Bir yatırımın gelecekteki olası getirisi.
  • Birleşme: İki veya daha fazla şirketin tek bir yapı altında toplanması.
  • Bağışıklık Analizi: Portföylerin faiz oranı değişikliklerinden nasıl etkileneceğini ölçen analiz.

C

  • Cari Açık: Bir ülkenin ithalatı ihracatından fazla olduğunda oluşan durum.
  • Çapraz Kur: İki yabancı para birimi arasındaki döviz kuru.
  • Çekirdek Enflasyon: Oynak fiyatlar hariç tutularak hesaplanan enflasyon oranı.
  • Cari Hesap: Günlük ticari işlemler için kullanılan banka hesabı türü.
  • Çıpa: Ekonomik dengeleri sağlamak için belirlenen hedef veya politikalar.
  • Çift Dip Formasyonu: Teknik analizde fiyatların iki kez dip yaparak yükselişe geçtiği formasyon.
  • Cari Denge: Bir ülkenin ithalat ve ihracat dengesi.
  • Çıkış Stratejisi: Bir yatırımcı veya girişimcinin yatırımından çıkış planı.
  • Çoğunluk Hissesi: Bir şirketin kontrolünü sağlayan hisse oranı.
  • Çıktı Açığı: Bir ekonominin gerçek üretimi ile potansiyel üretimi arasındaki fark.

D

  • Devalüasyon: Bir ülkenin para biriminin değerinin düşürülmesi.
  • Deflasyon: Genel fiyat seviyesindeki sürekli düşüş durumu.
  • Dayanak Varlık: Bir türev ürünün dayandığı finansal varlık.
  • Dengeleme: Bir yatırım portföyünün risklerini azaltmak için yapılan düzenleme.
  • Dağıtılmamış Kâr: Şirketlerin hissedarlara dağıtmayıp şirket içinde tuttuğu kârlar.
  • Döviz: Yabancı para birimlerinin genel adı.
  • Döviz Kuru: Bir para biriminin başka bir para birimi cinsinden değeri.
  • Düşük Volatilite: Bir finansal varlığın fiyatındaki düşük dalgalanma.
  • Direnç Noktası: Fiyatların yükselmekte zorlandığı teknik analiz seviyesi.
  • Doğrudan Yatırım: Bir ülkeye yapılan uzun vadeli sermaye yatırımı.

E

  • Enflasyon: Genel fiyat seviyesindeki sürekli artış.
  • Emtia: Altın, petrol, buğday gibi ticareti yapılan mallar.
  • Elde Tutma Süresi: Bir yatırımın alım ve satım arasındaki süre.
  • Efektif: Nakit olarak kullanılan döviz.
  • Emsal Değer: Benzer varlıkların piyasa değerine göre belirlenen fiyat.
  • Endeks: Birden fazla finansal varlığın performansını ölçmek için kullanılan gösterge.
  • Emir Defteri: Alım ve satım emirlerinin listelendiği sistem.
  • Ekonomik Döngü: Bir ekonomideki büyüme ve daralma dönemleri.
  • Eşik Seviyesi: Teknik analizde kritik destek veya direnç noktası.
  • Etkin Piyasa: Tüm bilgilerin fiyatlara yansıdığı piyasa durumu.

F

  • Faiz Oranı: Borçlanma maliyetini veya yatırımlardan elde edilen getiriyi ifade eden oran.
  • Fon: Yatırımcıların sermayelerini bir araya getirerek yönetilen finansal araç.
  • Fiyat Kazanç Oranı (F/K): Hisse senedi fiyatının şirket kazancına oranı.
  • Futures: Gelecekte teslim edilmek üzere yapılan varlık ticareti anlaşması.
  • Finansal Kaldıraç: Borç kullanarak yatırım getirilerini artırma stratejisi.
  • Finansal Risk: Şirketin borçlarını ödeyememe ihtimali.
  • Faiz Swapı: Sabit ve değişken faiz ödemelerinin değiş tokuş edilmesi.
  • Fiyat Tavanı: Bir varlığın ulaşabileceği maksimum fiyat seviyesi.
  • Fiyat Tabanı: Bir varlığın ulaşabileceği minimum fiyat seviyesi.
  • Fiyat Marjı: Alım ve satım fiyatı arasındaki fark.

G

  • Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH): Bir ülkenin belirli bir dönemde ürettiği toplam mal ve hizmetlerin değeri.
  • Gelir Tablosu: Şirketlerin gelir ve giderlerini gösteren finansal tablo.
  • Getiri Eğrisi: Farklı vadelerdeki tahvil faiz oranlarını gösteren grafik.
  • Grup Şirketleri: Aynı ana şirkete bağlı farklı işletmeler.
  • Gerçek Getiri: Enflasyondan arındırılmış yatırım getirisi.
  • Geç Likidite Penceresi: Merkez bankalarının kısa vadeli borç verme aracı.
  • Gelişen Piyasalar: Ekonomik olarak gelişmekte olan ülkelerin finansal piyasaları.
  • Garantili Fon: Belirli bir getiri garantisi sunan yatırım fonu.
  • Gayrimenkul Yatırımı: Konut, arazi gibi fiziksel varlıklara yapılan yatırım.
  • Gelir Paylaşımı: Bir yatırımın elde ettiği kazançların taraflar arasında bölüşümü.

H

  • Hedge: Yatırım risklerini minimize etmek için yapılan işlemler.
  • Hisse Senedi: Şirketlerdeki ortaklık payını temsil eden menkul kıymet.
  • Halka Arz: Şirketlerin hisselerini ilk kez halka sunması işlemi.
  • Hazine Bonosu: Kısa vadeli devlet borçlanma araçları.
  • Hisse Bölünmesi: Bir hissenin daha küçük birimlere ayrılması işlemi.
  • Hedge Fon: Yüksek risk ve getiri potansiyeline sahip yatırım fonu.
  • Hisse Başına Kâr (EPS): Şirketin hisse başına elde ettiği kazanç.
  • Hazine Bonosu: Devletin kısa vadeli borçlanma aracı.
  • Hacim: Bir varlık için belirli bir dönemde yapılan işlem miktarı.
  • Hisse Senedi Endeksi: Piyasadaki belli başlı hisse senetlerinin performansını ölçen gösterge.

I

  • İhracat: Yurtdışına mal veya hizmet satışı.
  • İthalat: Yurtdışından mal veya hizmet alımı.
  • İskonto: Bir malın veya finansal aracın fiyatından yapılan indirim.
  • İç Borçlanma: Devletin yurtiçinde borçlanması.
  • İpotek: Bir borç karşılığında taşınmazın teminat gösterilmesi.
  • İleri Tarihli İşlem: Gelecekte belirli bir tarihte teslim edilmek üzere yapılan ticaret.
  • İçsel Bilgi: Henüz kamuya açıklanmamış kritik şirket bilgileri.
  • İştirak: Bir şirketin diğer bir şirkette sahip olduğu ortaklık payı.
  • İkincil Piyasa: Halka arzdan sonra hisselerin alınıp satıldığı piyasa.
  • İkili Opsiyon: Sadece iki olası sonuç sunan türev ürün.

O

  • Opsiyon: Bir varlığı belirli bir fiyattan alma veya satma hakkı.
  • Ortalama Maliyet: Bir yatırımın toplam maliyetinin ortalama değeri.
  • Oynaklık (Volatilite): Bir varlığın fiyatındaki dalgalanma derecesi.
  • Over-the-Counter (OTC): Borsa dışı yapılan işlemler.
  • Otomatik Emir: Belirli kriterlere göre otomatik olarak verilen işlem talimatı.
  • Opsiyon Primi: Opsiyon sözleşmesi için ödenen bedel.
  • Oran Analizi: Şirket performansını değerlendirmek için kullanılan finansal oranların analizi.
  • Olağanüstü Gelir: Şirketin ana faaliyetleri dışındaki kaynaklardan elde ettiği gelir.
  • Oturum Açılışı: Piyasaların işlem yapmaya başladığı ilk zaman dilimi.
  • Olağanüstü Gider: Şirketin beklenmedik ve tekrarlanmayan masrafları.

P

  • Portföy: Bir yatırımcının sahip olduğu tüm varlıklar.
  • Para Politikası: Bir ülkenin ekonomik hedeflerini gerçekleştirmek için kullandığı araçlar.
  • Prim: Sigorta poliçesi veya opsiyon sözleşmesi için ödenen bedel.
  • Para Arzı: Bir ekonomide dolaşımda olan toplam para miktarı.
  • Pasifler: Bir şirketin yükümlülükleri ve borçları.
  • Parasal Sıkılaştırma: Merkez bankalarının para arzını azaltmak için uyguladığı politikalar.
  • Pasif Gelir: Çalışmadan elde edilen gelir türü (ör. kira geliri).
  • Portföy Çeşitlendirme: Riskleri azaltmak için farklı varlıklara yatırım yapma stratejisi.
  • Pay Senedi: Şirketlerdeki ortaklık payını temsil eden menkul kıymet.
  • Proje Finansmanı: Büyük ölçekli projelerin finansmanı için kullanılan yöntem.

R

  • Reel Faiz: Enflasyondan arındırılmış faiz oranı.
  • Risk Yönetimi: Yatırımlardaki zararları minimize etme süreci.
  • Rezerv: Bankaların yasal olarak tutmak zorunda olduğu varlıklar.
  • Repo: Kısa vadeli borçlanma aracı.
  • Risk Toleransı: Bir yatırımcının kabul edebileceği maksimum risk seviyesi.
  • Reeskont: Vadesi dolmamış senetlerin merkez bankasınca iskonto edilmesi.
  • Reel Getiri: Enflasyon etkisi çıkarıldığında elde edilen gerçek getiri.
  • Risk Dağılımı: Riskleri azaltmak için yatırımları çeşitlendirme süreci.
  • Rezerv Para: Uluslararası ticarette kullanılan temel dövizler.
  • Riski Azaltma: Riskleri kontrol altına almak için uygulanan stratejiler.

S

  • Sermaye: Bir şirketin faaliyetlerini finanse etmek için kullandığı kaynak.
  • Swap: İki taraf arasında yapılan faiz veya döviz değişim sözleşmesi.
  • Short Selling (Açığa Satış): Fiyatların düşeceği beklentisiyle yapılan satış işlemi.
  • Stop-Loss: Zararın sınırlanması için belirli bir fiyattan yapılan satış emri.
  • Sabit Faiz: Vade boyunca değişmeyen faiz oranı.
  • Satış Hacmi: Belirli bir dönemde gerçekleştirilen toplam satış miktarı.
  • Sigorta Primi: Sigorta sözleşmesi kapsamında ödenen bedel.
  • Sermaye Artırımı: Şirketin sermayesini büyütme işlemi.
  • Sanayi Üretim Endeksi: Üretim faaliyetlerindeki değişiklikleri ölçen endeks.
  • Satın Alma Gücü: Paranın belirli bir mal veya hizmeti satın alabilme kapasitesi.

T

  • Tahvil: Borçlanma aracı olarak kullanılan menkul kıymet.
  • Temettü: Şirket kârından hissedarlara dağıtılan pay.
  • Ters Repo: Kısa vadeli bir borçlanma yöntemi.
  • Teknik Analiz: Fiyat grafikleri ve işlem hacmine dayalı analiz yöntemi.
  • Trading Volume (İşlem Hacmi): Belirli bir dönemde işlem gören toplam varlık miktarı.
  • Teminat: Bir borcun geri ödenmesini garanti altına almak için sunulan güvence.
  • Tahakkuk: Gelir veya giderlerin gerçekleşmeden önce kaydedilmesi.
  • Taban Fiyat: Bir varlığın ulaşabileceği minimum fiyat seviyesi.
  • Tavan Fiyat: Bir varlığın ulaşabileceği maksimum fiyat seviyesi.
  • Tahvil İhracı: Şirketlerin borçlanma aracı olarak tahvil satması.
  • Temel Analiz: Şirketin finansal verilerine ve ekonomik koşullara dayalı analiz yöntemi.
  • Türev Ürün: Dayanak varlıkların değerine göre fiyatlanan finansal araçlar.
  • Takas: Menkul kıymetlerin alım-satım sonrası el değiştirme süreci.
  • Tezgah Üstü Piyasa: Borsa dışında gerçekleşen işlemleri ifade eder.
  • Tasarruf: Gelirden harcamalar düşüldükten sonra biriken miktar.
  • Tahsilat Riski: Alacakların tahsil edilememe ihtimali.
  • Toplam Varlıklar: Bir şirketin sahip olduğu tüm ekonomik değerler.
  • Talep: Belirli bir mal veya hizmetin belirli bir fiyat düzeyinde istenme miktarı.
  • Tahvil Kuponu: Tahvil sahiplerine ödenen faiz miktarı.
  • Temettü Verimi: Hisse başına düşen temettü miktarının hisse fiyatına oranı.

U

  • Uzun Pozisyon: Bir varlığın değer kazanacağı beklentisiyle yapılan alım.
  • Üretim: Mal veya hizmetlerin oluşturulması süreci.
  • Uluslararası Rezervler: Bir ülkenin döviz ve altın rezervleri.
  • Uzlaşma: İşlem sonuçlarının taraflar arasında doğrulanması.
  • Üretken Varlık: Gelir getiren varlık türü.
  • Uzun Vadeli Yatırım: Daha uzun bir zaman dilimi için yapılan yatırımlar.
  • Uluslararası Ticaret: Ülkeler arasında yapılan mal ve hizmet alışverişi.
  • Ulusal Gelir: Bir ülkenin belirli bir dönemde ürettiği toplam gelir.
  • Uzlaştırma Kurulu: Finansal anlaşmazlıkları çözmek için kurulan organ.
  • Uluslararası Para Fonu (IMF): Küresel ekonomik istikrarı desteklemek için çalışan kuruluş.

V

  • Volatilite: Piyasa fiyatlarındaki dalgalanma derecesi.
  • Vade: Borcun veya yatırımın süresi.
  • Vadeli İşlem: Gelecekte belirli bir tarihte teslim edilecek varlıklar için yapılan işlem.
  • Varlık: Şirket veya bireyin sahip olduğu ekonomik değer.
  • Venture Capital: Yeni girişimlere yapılan sermaye yatırımı.
  • Vergi Avantajı: Belirli yatırımlar veya işlemler için sağlanan vergi kolaylıkları.
  • Vadeli Mevduat: Belirli bir süre boyunca bankada tutulan para.
  • Varlık Yönetimi: Yatırımcıların varlıklarını profesyonel şekilde yönetme süreci.
  • Vergi Muafiyeti: Bazı işlemlerin vergiden muaf tutulması durumu.
  • Vergi Kaçırma: Yasal olmayan yollarla vergi ödemekten kaçınma durumu.

Y

  • Yatırım: Kazanç elde etmek amacıyla yapılan harcama.
  • Yapılandırma: Borçların ödeme koşullarının yeniden düzenlenmesi.
  • Yield (Getiri): Bir yatırımın kazanç oranı.
  • Yatırım Fonu: Yatırımcıların bir araya getirdiği fon havuzu.
  • Yüksek Getirili Tahvil: Daha fazla risk taşıyan ancak yüksek getiri sağlayan tahvil türü.
  • Yatırım Portföyü: Bir yatırımcının sahip olduğu varlıkların tamamı.
  • Yıllık Getiri: Bir yıl boyunca elde edilen kazanç oranı.
  • Yedek Akçe: Şirketlerin zor zamanlarda kullanmak üzere ayırdığı kaynaklar.
  • Yatırımcı: Kazanç elde etmek amacıyla fon sağlayan birey veya kuruluş.
  • Yapısal Reform: Ekonomik büyümeyi teşvik etmek için yapılan düzenlemeler.

Z

  • Zero-Bond: Kuponsuz tahvil türü.
  • Zarar Kes (Stop-Loss): Zararın sınırlanması amacıyla yapılan işlem.
  • Zombi Şirket: Borçlarını zar zor ödeyebilen, düşük kârlılığa sahip şirket.
  • Zincirleme Finansman: Birden fazla tarafın finansman sağladığı yöntem.
  • Zafer Oranı: Başarıyla tamamlanan yatırımların oranı.
  • Zorunlu Karşılık: Bankaların merkez bankasında tutmak zorunda olduğu varlık.
  • Zorunlu Sigorta: Kanunen yaptırılması gereken sigorta türü.
  • Zorunlu Tasarruf: Devlet politikalarıyla oluşturulan tasarruf.
  • Zamansız Satış: Planlanmadan yapılan varlık satışı.
  • Zayıf Piyasa: Talebin düşük olduğu piyasa durumu.